EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİ

Arzu KILIÇ

14-09-2017 19:58

Bir çocuk doğarken dinini, dilini, ırkını, sosyal imkânlarını, fırsatlarını, ailesinin statüsünü seçme şansı olmadan doğar.Gerçek ve net olan tek bir şey vardır, o da yaşayacağı ülkede yasalar karşısında eşit haklara sahip olacak olmasıdır. Çocuklar her ne kadar yasalar karşısında akranlarıyla eşit olsa da aileden ve çevreden gelen faktörlerle eşitsizlik içerisinde yaşarlar.

Bireyin yaşamı boyunca en önemli süreçlerinden biri eğitim sürecidir.Eğitim alınması gereken temel bir  haktır. Bireyin toplum içerisinde faydalı ve doğru yer alabilmesi için eğitim alması, eğitim sürecini doğru,kaliteli, verimli yaşaması gerekmektedir.Bu noktada baskın olan ailenin eğitim düzeyi ve sosyo-ekonomik yapısıdır. Çocuğun sağlıklı, bilinçli, eğitimli yetişmesi için ailenin sadece gelir düzeyinin iyi olması ya da belli bir kültür seviyesinde olması yeterli gelmemektedir. Gelir düzeyi ve eğitim düzeyi yerinde olan aileler çocuklarını yetenekleri doğrultusunda sosyal aktivitelere göndererek, özel ders aldırarak, özel okullara vererek vs.  en iyi eğitimi almaları için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Ekonomik açıdan yetersiz aileler bırakın çocuğunu özel okullarda okutmayı, devlet okulundaki temel ihtiyaçlarını bile karşılamada güçlük çekmektedir. Ekonomik nedenlerden dolayı çocuklarını okuldan alan,  hiç gönderemeyen hatta kız çocuklarını okuldan alıp evlendiren ailelerin sayısı günümüzde düşündüğümüzden daha fazla sayıda bulunmaktadır.

Ülkemizin doğusuna doğru gidildikçe coğrafik konum,  sosyo-ekonomik ve kültürel nedenler, yaşadığı toplumun inançları  eğitime verilen önemin azalmasına neden olmaktadır.Bu nedenlerden dolayı kaynaklanan eşitsizlik artmaktadır.Büyükşehirlerde yaşayan çocukların faydalandığı imkanlardan köyde yaşayan çocukların yararlanması imkansızdır.Hepimizin bildiği gibi ülkemizin kalkınması ve ülke ekonomisinin ileri seviyeye ulaşması sadece eğitimli bireyler sayesinde mümkün olacaktır. Ülkemizde eğitime kaynak aktarılmasına ve eşitlik sağlama çalışmalarına rağmen bölgeler arası eşitlik kesinlikle sağlanamamıştır.

Eğitimde fırsat eşitliği sağlamak sosyal devlet olmanın şartları arasında yer alır.Devlet, dengesizliği gidermek ve şartları eşitlemek adına bir takım çalışmalarda bulunur.Eğtimde fırsat eşitliğinin vatandaşlara ayrıcalık gözetmeksizin verilmesi gerekir.Ülkemizde, eğitimde fırsat eşitliği kapsamında yıllardır yapılan çalışmalarda bir adım öteye gidilememiştir.Yıllarca devlet okulları bünyesinde etütler, özel kurslar, özel sınıflar vs. açılmaya yapılmaya çalışıldıysa da hiçbir zaman başarılı olunamadı.Günümüzde hala okulu olmayan köylerimiz, zor şartlarla taşımalı eğitim yapan köy okullarımız uygunsuz taşımadan dolayı çocuklarını okullarından almak zorunda kalan ailelerimiz bulunmaktadır.Özel eğitime muhtaç  ve üstün zekalı çocuklara eğitim konusunda girişimlerde bulunulduysa da kalıcı çözümler maalesef hayata geçirilmemiştir.

Ders kitapları dahi şehir merkezindeki çocuklara göre yazılmıştır.Öğretmenin sorduğu matematik sorusunda çileği bilmeyen öğrenciler ve akabinde yaşanan sürecin yaşandığı hikayeyi  aşağı yukarı hepimiz biliyoruz. Kitaplarda denizler, göller, kuleler, orman, gökdelenler,  hayvanlar vs anlatılıyor kavramlar verilip kazanımlar elde edilmeye  çalışılıyor fakat çocuk  bu anlatılanların ne demek olduğunu doğal olarak anlayamıyor.Öğrenci  yetenekliyse ve hayal dünyası genişse ancak hayal edip düşünebiliyor.Deniz , martı, tekne, gemi görmemiş bir çocuğa balık tutmayı nasıl anlatabilirsiniz ki…! Eşitsizliğin en kötü tarafı yaşanan tüm olumsuzluklardan sonra çocukların aynı sınava tabi tutulmalarıdır.İşin daha da düşündürücü yanı tüm olumsuzluklara rağmen bir çok sınavda birinci olanların imkansızı imkanlı yaratan bu çocukların olmalarıdır. Orta öğretim düzeyinde ki okullarda yapılan sınavlarda  birinciler çoğu zaman imkansızlıklar içesinde okuyan okumaya çalışan ek dersi, özel okulu, özel öğretmeni bolca kaynak kitapları olmayan köy  okullarındaki öğrencilerden çıkmaktadır.Bu süreçte büyükşehirlerdeki özel okulların öğrencilere ne kattığını vurgulayıp düşündürmeden geçemeyeceğim…!

Ülkemizde fırsat eşitsizliğinin hep doğu ve güneydoğuya indikçe arttığı düşünülür. Oysaki ülkemizin batı bölgelerinde de eşitsizlik aynı şekilde devam etmektedir. Büyük şehirlerin bile köylerinde  hala taşımalı eğitim devam etmektedir. Okullar açıldığında atanamayan öğretmen yüzünden bir  ay okula gidemeyen çocuklarımız mevcuttur.

Eşitsizlikten kaynaklanan olumsuzluklardan sonra ülkemizde eğitim seviyesi hep geride kalmış, okur-yazar oranı düşmüş, ayrıca öğretmen başına düşen öğrenci sayısı çok fazla artış göstermiştir. Keşke yollarımız ve köprülerimizle olduğu kadar okullarımız ve okullarımızın aynı fiziksel şartlarda aynı koşullarda yapılmasıyla gurur duyabilseydik.

Ülkemizin farklı kesimlerinde farklı eğitim şartlarında okul müdürlerinin içinde bulunduğu imkânlara yenik düşüp teslim olmaları, kaynak ve ders kitaplarının eşit oranda elde edilememesi, okulların fiziki şartları ve daha sayabileceğimiz birçok nedenden dolayı her geçen gün eğitim sistemimiz kötüye gitmektedir. Ülkemizde hala çocuk gelinler, çocuk işçiler gibi sorunlara çözüm bulunamıyor. Ülkenin bir köşesinde anne çaresizlikten zihinsel engelli çocuğunu evde iple bağlıyorsa, otistik çocuğa eğitim imkânı bulamadığı için eve hapsediyorsa, bir şeylerin karşılığında çocuk yaşta kız çocukları evlendiriliyorsa, kız erkek aynı sınıfta okumalı mı? gündem oluyorsa ve kız-erkek  ayrımı yapıp farklı sınıflara alınıp gayri resmi eğitim-öğretim devam ediyorsa, fakir okula gönderemeyip ya da kısıtlı imkanlarla okula gönderip zengin en iyi eğitimi aldırıyorsa, okulların fiziki şartları birbirinden çok çok  farklıysa, eğitimde dibe vurup duble yollarımızla gurur duyuyorsak üstelik bu yolların, köprülerin  yapımını yabancı firmalara veriyorsak, köprü yapacak bir mühendisimiz yoksa, proje üreten öğrencimizle ilgilenmeyip Amerika'ya kaptırıyorsak, çocuklarımıza öğrenmeyi okumayı sevdirmemişsek hayal kurmayı öğretememişsek, öğrenciler bir konuyla alakalı tartışmayı beceremiyorsa, bu ülkenin köyleri olduğunu hatırlamıyorsak, çocuklarımızı yetenekleri doğrultusunda yönlendirip doğru meslek sahibi edemiyorsak,, atanamayan öğretmenlerimiz intihar ediyorsa, branşı olmadığı halde iş bulamadığı için zorla öğretmen olmaya çalışan gençlerimiz varsa  ve daha sayabileceğimiz onlarca nedenden dolayı hep bir yanımız eksik kalıyorsa kimse sosyal devlet olmaktan, gelişmekten, büyümekten ilerlemekten bahsetmesin. Biz büyüdük ekonomimiz çok gelişti demesin.

Bilgiye ulaşmanın çok kolay olduğu bu dönemde devletimizin bir an önce yanlışlarından dönmesi, sistem adını verdikleri sistemsizliğin giderilmesi , eğitimin çok iyi düşünülerek planlanması, dağılımın ve imkanların eşit sunulması, bölgesel farklılıkların tamamen ortadan kaldırılması gerekmektedir. Eğitimde fırsat eşitliği sağlanmadığı sürece hiçbir zaman toplum bir arada aynı duygularla, inanç ve değerlerle yönetilmez, yönetilemez, birlik beraberlik sağlanamaz, ekonomi gelişemez, ülkede barış ve huzur sağlanamaz.

Günümüzde olduğu gibi…!

DİĞER YAZILARI SİYASETTE KADININ YERİ 01-01-1970 03:00 BİLGİ VE İNSAN 01-01-1970 03:00 DÜŞÜNME BECERİLERİ 01-01-1970 03:00 Siz dile getirin… Biz çözüm yolları araştırıp bulalım size sunalım… 01-01-1970 03:00 ARZU İLE GÜNDEM 01-01-1970 03:00 ARZU İLE GÜNDEM 01-01-1970 03:00 AVM HATUNLARI 01-01-1970 03:00 BENDE NEFRET EDİYORUM TOPLU MESAJLARDANNNN! 01-01-1970 03:00 EĞİTİM VE SORUMLULUKLARIMIZ 01-01-1970 03:00 ANADİLDE EĞİTİM 01-01-1970 03:00 TOPLUM VE EĞİTİM 01-01-1970 03:00 İNTERNET KULLANIMI VE ÇOCUKLARIMIZ 01-01-1970 03:00 TÜKÜRÜĞÜNÜZDE BOĞULUN 01-01-1970 03:00 EZİLEN ERKEKLER-ERKEK HAKLARI-ERKEK HAKLARI NEREDE-ERKEK HAKLARI VARMI? 01-01-1970 03:00 ÇARPIK İLİŞKİLER ÖLÜME SÜRÜKLER… 01-01-1970 03:00 BİR ANNENİN GÖZÜYLE EĞİTİMİMİZ 01-01-1970 03:00 SİVEREK EĞİTİMİNE BAKIŞ 2. 01-01-1970 03:00 EĞİTİME GENEL BAKIŞ ÖZELDE SİVEREK’TE ÖZEL OKULLAR 01-01-1970 03:00 Erken yaşta evlilikler 01-01-1970 03:00