Bu güne kadar tüm kayıplarımızın bir tek nedeni var el ele vermememiz. Ellerimizi kenetlenmediğimiz için bu güne kadar sayısız yararlı işlerden yararlanamadık.
1926 yılından beridir İlçe idaresiyle yönetilen, kentimiz Urfa bürokrasisinin insafına terk edilmiş durumda.Tüm yatırımların merkezi Şanlıurfa.
Siverek kentine karşı bürokrasinin âdeta bir alerjisi var. Siyasetçilerimiz, görev yapan mülki amirlerimiz de zaman zaman bu bürokrasinin çarkına takılıp istedikleri hizmeti ilçeye getirmemenin kızgınlığını öfkesini yaşadıklarına birçok kez tanık olmuşum.
Burada sayamayacağım hizmetler hep bu tek dişi kalmış bürokrasi canavarının dişleri arasında sıkışıyor.
Organize sanayi sitesinin yıllarca kâğıt üzerinde kalmasının vebalı, Viranşehir Siverek karayolunun bir türlü ihaleye çıkarılmaması, bu güne kadar yolsuz ve susuz yerleşim alanlarının sorumlusu bence bürokrasidir.
Bu güne kadar neye el attıysak önümüze Urfa kent merkezi çıktı. Şanlıurfa GAP'ın başkenti yapmaya çalışanlar, Siverek'i Urfa'nın bir parçası görmek istemediler.
Bürokrasinin sivri dişleriyle bizi birçok hizmetten mahrum bırakmasının sebebi bizim memleket meselelerinde birlik olamayışımızdandır.
Biz el ele verip, sesimizi yükseltmedikçe birileri elimizden ekmeğimizi almaya devam etti. Siverek Meslek Yüksek Okulu 22 yıl önce kuruldu. Okulumuz için bir bina kurulmasını sağlayamadık. Ne zaman sesimizi yükseltmeye kalksak Harran üniversitesi senatosu" Osman bey kampusu bitmeden" bina yapılmaz diyerek 22 yıllık meslek yüksek okuluna bir çivi bile çakmadılar. Aynı üniversite senatosu Viranşehir ilçesinde meslek yüksek okulu binası yaptı. Suruç'ta, Ceylanpınar'da bina yapma kararı aldığını duyduğumda şahsen şok oldum.
Siverek'in nüfus ve coğrafik alanı bakımından büyüklüğü savunmanın anlamı yok. Birleştirilmeyen güç güç değildir.
Sevgili dostlar: Milletvekilimiz Mehmet Kasım Gülpınar, değerli Bilim YÖK üyesi hemşerimiz Mehmet Emin Yılmaz, Belediye Başkanımız, sivil toplum kuruluşu temsilcilerimizin çabalarıyla kentimizde Uygulamalı Bilimler Fakültesi kuruldu. Kuruluşu Bakanlar kurulunca onaylanan bu fakültemizin eğitim ve öğretime başlaması için Harran üniversitesince hangi adımlar atıldı. Fakülte de görev yapacak dekan atanmadı. Fakültede ders verecek hocaların ataması yapılmadı. Geçmişte bürokrasinin azgın dişleri arasında ezilen bizlerin aklına kötü düşünceler geliyor. Aylardır resmi gazetede kuruluşu yayımlanan Fakülte için Harran üniversitesinin hiçbir çaba göstermediğini biliyorum,eğer bu konuda yanlışım varsa bir yetkili çıksın desin hayır biz dekanı atadık, hocaları görevlendirdik bu yıl öğrenci alımına başlıyoruz, bizim bürokrasi melek misali Siverek için çalışıyor desin, bende onların elini öpeyim..
Sevgili Siverekliler: samimiyetimle söylüyorum biz bir araya gelip bu konuda birlikte çalışmasak, kim bizi engellemek istiyorsa ona karşı çıkmazsak, bu gün kuruluşu sadece kağıt üstünde görünen fakültemiz iki yıl sonra kağıttan da silinecek. İki yıl içinde fizikken kurulmayan fakülte kararları YÖK tarafından iptal ediliyor.
Memleketi Seven birkaç dostumuz bu konuda üstüne düşeni yapmış. Karacadağ Üniversitesi Kurma ve Yaşatma Derneği kurmuş. Bu derneğin amacı Özellikle bu fakültenin kurulması için çaba sarf ediyor. İlçe Kaymakamımız fakültenin fiziki alt yapısını oluşturmak amacıyla Hükümet konağını boşaltıyor, belediye Başkanımız bu konuda belediye ve kişisel olarak çaba sarf edeceğini belirtmesine rağmen, halk olarak Siverek'i sevenler olarak sesiz kalırsak bu iş başarıya ulaşmaz. Bu güne kadar sesiz kaldığımız yeter! Fakültenin önemini anlatarak kafanızı şişirmek istemiyorum. Bir kentin kalkınması ve gelişmesi için fakülte hayati önem taşıyor.
Kulaklarıma bürokrasinin Uygulamalı Bilimler Fakültesinin engellenmesi için dişlerini gıçırtmaya başladığı sesleri geliyor. İnşallah ben yanılıyorum, yoksa bu kez geçmişte biz kandırıldığımızda gösterdiğimiz sessizliği göstermeyiz o engel olmak isteyenlerin koltuklarını başlarında kırmasını da biliriz. Biz bu güne kadar hakkımızı hukuk ve demokrasi çerçevesinde savunduk. Birileri bizi artık kandırmaya kalkmasın..
Siverek halkına, sivil toplum kuruluşlarına çağrımdır gelin el ele tutuşalım yoksa kayıp eden yine biz oluruz.