Özleyenin en yakınındadır özlenen. Hep görür onu. Görmese dahi hep gördüğünü sanır. Görmek isteyene hep görünür özlenen.
Ey Mabet, Ben bir ara gözlerini gördüm gökyüzünde. Yokluğunun en uzağında en yakınımda; gözlerimin içinde gördüm. Ve defalarca baktım...
Dalıp gittim derinlere. Derunide soluk aldım. Sessizce iç çektim, gözlerimi kapatarak teninden kokular aldım.
Zamansız yağmurlarla ıslandım. Yokluğunun nefesini bu yagmurlarda aldım. temmuz ayında defalarca yağmur damlalarına çarptım. Senle yürüdüm sessiz sokaklarda. Bir ben vardım sokaklarda ve yine bir ben.
Yokluğunda üzüldüm. Rüzgarlara bindim sessizce Her sabah uçacak gibi oldu sanki kalbim. Seni görme hayalinde...
Güneşle besledim umutlarımı. Günleri saydım her sabah. Yıldızları indirdim gökyüzünden Dilekler bağladım batan güneşe; sabahında seni getirsin diye.
Ben her sabah gözlerini görürüm sanki. Ve ruhum güler… Her sabah pencerelerden ümitle beklerim gözlerini. Güneş tebessüm getirir seni.
Ey Mabet, Varlığının yokluğunda; umutlar tesellim, gözlerin şifa olur. Hayallerimde hep en yakınımdasın. Bu umutlarla; göçmen kuşları bile şevkle uçar üstümde. Sınırsız bir hayal açtım yokluğunda. Siverek'in dar küçeleri genişledi. Tüm hüzünlere tek merhem oldu sonsuzluk. Benimse bir tek derdim vardı; o da sensizlik...
Ey Mabet, yokluğunda hep gözlerini ararım... Bir kış gözlerini gördüm sanki Karacadağda. Ve ısındım birden... Eridi yalnızlığımın buzulları. Suları indi Derunime. Kana kana içtim. Durdu kalbimin susuzluğu...
Her şeyi unutuyorum görünce gözlerini. Ve bir çocuk yürüyor sol yanımda. Yalnızlığım bitiyor Çarçabuk... Bu çocuk koşuyor durmadan... Delicesine. Gözlerin doğdu an; Karacadağ, köklerine fısıldar çiçeklerin . Dağılır keder dumanları... Sensiz değildir artık hiç bir gece. Ay doğar, gözlerin doğduğu an. Ey Mabet, gözlerini gördüğüm an; Kuşlar gibi özgür, bulutlar gibi dopdolu ve bir kelebeğin peşinden koşan çocuk kadar mutluyum...
Bir çocuk koşuyor delicesine.... Umutlarına.
Umuttur, özleyene özleneni getiren. Koşan çocuğun her adımında özlenenin gözleri vardır. Yere düşen çocuğun, dizlerinden akan kanı görmemesi, yarin gözlerine dalışındandır. Daldıysa gözler umuda her şey gül oluverir.
Özlenene yürür bütün hızıyla özleyen. Özlenenimsin; gözlerine yürüyorum sessizce. Umudumsun. Yolculuğumsun ey Mabet... Yanıma bir umut bir de kalem-kağıt alıp, Bütün benliğim ile geliyorum gözlerine.
Yüzünü arıyorum, sevdaya dair her mısrada. Ve bana her şiir sen oluveriyor.
Ey Mabet, sana söylüyorum. Ruhum çıplak, Ve senden başka yok libası. Sar beni, sensiz üşüyorum...
Özlenenimsin…