Tarihi veriler, dünyada pek çok topluluğun şuan ki iskân ettiği yere sonradan gelindiğini söylemektedir. Bu yer değiştirmeler, ekonomi, siyasi vb. sebeplerden olmuştur. Günümüzde de halen yer değiştirmeler yaşanmaktadır. Bu yeni yerleşim yerine gelen topluluk yada aileler yerleştikleri çevrenin gelenek ve inanışlarını benimsemekle beraber eski inançlarını, adet ve geleneklerini tam anlamıyla terk etmezler. Karacadağ Türkmenleri de şuan yaşadıkları bölgeye sonradan gelip yerleşmişler. Yörük olduklarından, hayvancılıkla uğraştıklarından dolayı bu bölgenin hayvanlar için uygun olduğunu görüp, buraya yerleşmişlerdir.
Yörük olan Karacadağ Türkmenlerinin Karacadağ’a yerleşmeleriyle burada ki hayat tarzları, onların uğraşı olan hayvancılığa göre şekillenmiştir. Yılın büyük çoğunluğunu yaylada geçirdiklerinden dolayı köydeki evleri ona göre yapmışlar. Aynı şekilde yayla için de mevsimlik kıl çadırları yapmışlardır.
Karacadağ Türkmenleri, geleneksel Türkmen adetlerine sahiptirler. Kırgız Türklerindeki toplumun önderi olan ‘’ manap’’a benzer aşiretin siyasi ve sosyal önderi olan ‘’ aksakallılar’’ vardır. Aşiretin ortak sorunlarını çözmek için aksakallılardan oluşan ‘‘aksakalılar heyeti’’ toplanır. Aksakallıların bu toplantıda aldıkları kararın üstüne daha kimse bir şey söyleyemez.
Karacadağ Türkmenlerinde en önemli geleneklerden biri ‘’aksakallılara’’ saygı-hürmet göstermektir. Çünkü bu kimseler yaşlı ve hayat tecrübesi olan ve de aşiret için büyük işler yapmış, saygın kimselerdir. Aksakalılar haricinde de büyüklere saygı ve hürmet göstermek çok önemlidir.
Karacadağ Türkmenler’inde ataerkil yapıya dayanan bir sistem vardır. Buna göre aile soyundan gelme, baba tarafına dayandırılır. Dolayısıyla birine kimlerden olduğu sorulunca yani soyu, akrabası denince baba tarafından insanlar akla gelir. Bundan sebep genelde yedinci atasına kadar soy bilinir. Karacadağ Türkmenlerinden olan M.Faruk KAYA’ya atalarını sorduğumuzda bize kendiliğinden saymaktadır. Faruk: ’’Babam Nusret, dedem H.Mustafa, babası H.Musa onun babası Hasan, onun babası Musa onun babası Habib’’ diye bölgede genel olarak altıncı dedesine kadar gitmektedir1.
Karacadağlılar’da eskiden binek olarak kullanılan attın çok ayrı bir yeri vardı. Bölgede itibarı olan saygın kimseler, öyle her atta binmezlerdi atları asil olacak. Yine bu kimseleri atlarının kuşamından tanımak da mümkündü. Çünkü bu kimselerin atlarına şahşahalı, gösterişli özel aksesuarlı kuşamlar yapılırdı. Karacadağ Türkmenleri hayvancılıkla uğraştıklarından dolayı hayvanlarla ilgilenecek çoban da çok önemlidir. Çobanlığı herkes yapamaz. Ailenin asaletinden sebep hayvanlarında buna yakışır hayvanlar olması ve çobanın da bu denli biri olmasına bakılırdı. Ancak ne yazık ki Karacadağ Türkmenlerinde günümüzde hayvancılık önemini yitirmiştir. Sadece belli başlı aileler, hayvancılıkla uğraşmaktadır.
Karacadağlılarda yaşadıkları coğrafya itibarıyla avcılık da önemli bir yere sahiptir. Dolayısıyla her ailede avcılık için gerekli olan her şey bulunur. Özellikle bir eğlence, farklı bir etkinlik olarak gençler belirli aralıklarla ava çıkarlar.
Özetleyecek olursak; Karacada Türkmenleri, kadim olan gelenek ve inanışları, yaşadıkları bölgenin elverişli olmasından sebep büyük oranda koruyup yaşamışlardır/yaşamaktadırlar.
DİP NOT: (İlahiyatçı-Yazar-Akademisyen: Mehmet.Emin IŞIK’ ın çalışmalarından alıntıdır.